29/08/2024
İlimiz, Eyyübiye ilçesinde 5 gün üzeri yıllık izinlerin kaymakamlık onayı olmadan kullanılmayacagı yönünde Eyyübiye ilçe sağlık müdürlügünden üyelerimize yansıtılan olumsuz geri dönüşler yapılmıştır. Bunun üzerine ŞUAHED YK tarafından 2024 yılı Şubat ayında mevzuatı hatırlatan bir yazı ile il sağlık müdürlüğü sorunu çözmesi yönünde uyarıldı. Konuyla ilgili olumlu geri dönüş alamayınca halk sağlığı genel müdürlüğüne resmi yazıyla sorun tekrar yazılı olarak iletildi. Ayrıca sözel olarak konu il sağlık müdürüne ve halk sağlığı başkanına iletilerek sorunun büyümeden önlem alınması istendi. Bütün bunlara rağmen sağlık müdürlüğü tarafından sorunun çözülememesi nedeniyle meslektaşımızın yıllık izin hakkını kullanması engellenmiştir. Vekaletli olarak 32 gün yıllık izin kullanma talebini Ekip izin portalı üzerinden gönderen üyemizin izni ‘kaymakamlık izin dilekçesi’ göndermemesi gerekçe gösterilerek reddedilmiştir. Yaşanan sorun tekrara il sağlık müdürüne aktarılmış ama müdürlük tarafından herhangi bir adım atılmamıştır. Yaşanan sorun Valilik ile görüşülerek çözülmeye çalışılmış, Valilik tarafından kaymakam izin talebine anlam verilememiş, Valilik yönergesinde de kaymakam onayı gibi bir durumun olmadığı belirtilmiş ama sorun yine çözülememiştir. Sağlık müdürlüğü tarafından aylarca çözülemeyen sorun mahkeme tarafından yaklaşık yirmi günde yürütmeyi durdurma kararı verilmek suretiyle netlik kazanmıştır.
İdare Mahkemesi;
Şanlıurfa ili Eyyübiye ilçesi 14 nolu Akabe Aile Sağlığı Merkezinde aile hekimi olarak görev yapmakta olan davacı tarafından, 29/07/204-30/08/2024 tarihleri arasında yıllık izin verilmesi istemiyle yaptığı başvurunun reddine ilişkin işlemin; hukuka aykırı olduğu ileri sürülerek iptali ile yürütmesinin durdurulması istenmiştir.
İl Sağlık Müdürlüğü yapmış olduğu savunmada : Eyyübiye Kaymakamlığı’nın 11.09.2023 tarihli Yetki Devri ve İmza Yetkileri Yönergesi’nin 14. maddesinde, her kademedeki personelin 5 gün üzerindeki izin onaylarının Kaymakam tarafından onaylanacak yazılar arasında sayıldığı, yürürlükte bulunan mevzuat hükümlerine uygun olarak tesis edilen dava konusu işlemde yetki, şekil, sebep, konu ve maksat yönlerinden hukuka aykırı ve iptali gerektirici bir cihet bulunmadığından ve aksi yöndeki davacı iddiaları mesnedsiz olduğundan, haksız olarak açılan davanın ve kanuni şartları gerçekleşmeyen yürütmenin durdurulması isteminin reddine karar verilmesi gerektiği savunulmaktadır. Demektedir . Mahkeme ara karar ile Eyyübiye Kaymakamlığının da savunma vermesine karar vermiş ve durum hakkındaki savunması sorulmuş ancak Savunma dilekçesi verilmemiş olup, ara karara cevaben bilgi ve belge
gönderilmiştir.
İlgili kanun ve mevzuat hükümlerinin incelenmesi sonucunda mahkeme : “Yıllık izinlerin amirin uygun bulacağı zamanlarda kullanılabilmesinin mümkün olduğu, ihtiyaca göre toptan veya kısım kısım yıllık izinlerin kullandırılabileceği, hizmetin aksamadan yürütülebilmesi için izin konusunda amirlere takdir yetkisinin tanınmış olduğu, bu hususta takdir yetkisini kullanan amirlerin, personelin isteklerini de dikkate almak suretiyle yıllık izinlerin hangi zamanlarda ve ne şekilde kullanılacağı, kısım kısım kullanılacak ise kullanma süresi ve tarihlerini de belirlemek suretiyle hizmetin aksamasına mahal vermeyecek biçimde bir planlamaya gitmelerinin gerekebileceği, bu planlamanın doğal sonucu olarak, tüm çalışanların istediği zamanda ve istediği sürelerde izin kullanmasına imkân verilmemesi durumunun da söz konusu olabileceği, bu durumun hukuka aykırılık teşkil etmeyeceği anlaşılmakla birlikte, hizmet gerekleri gözetilerek yapılacak planlamanın doğuracağı bu tür kısıtlamaların keyfi olarak kullanılmaması, hukuka aykırı olmaması ve ilgililerin mağduriyetine sebebiyet vermemesi gerekmektedir.
Uyuşmazlıkta; kamu görevlileri yönünden özlük hakkı kapsamında bulunduğu hususunda duraksama bulunmayan yıllık izin hakkının, Anayasal güvence altına alındığı ve Anayasada kanunla düzenlenilmesinin öngörüldüğü, yıllık izin taleplerinin kamu yararı ve hizmet gerekleri de gözetilmek suretiyle kanuni düzenlemeler doğrultusunda değerlendirilmesi gerektiği, özlük hakkı kapsamında bulunan yıllık izin hakkının Yönergelerdeki hükümlerle bertaraf edilemeyeceği, hizmetin aksamasına yönelik bir iddiaya dayanmaksızın yalnızca yönergeye uygun şekilde talep edilmediğinden bahisle reddedillemeyeceği, kaldı ki davacının yıllık izin talep ettiği tarihlerde yerine vakelet edecek aile hekiminin de bulunduğu belirtilerek yıllık izin talebinde bulunduğu anlaşılmaktadır.
Bu durumda; davacı aile hekiminin yıllık izin hakkını kullanmasının sağlık hizmetinin aksamasına neden olmayacağı, nitekim davalı idarece böyle bir iddia da ileri sürülmediği, talebinde kamu yararı ve hizmet gereklerine aykırılık bulunmadığı gözetildiğinde, kanunla düzenlenilmesi öngörülerek Anayasal güvence altına alınan yıllık izin hakkının yalnızca yönergeye uygun şekilde talep edilmediğinden bahisle katı bir şekilcilik uygulanmak suretiyle reddine ilişkin dava konusu işlemde hukuka, kamu yararı ve hizmet gereklerine uygunluk bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Öte yandan, davaya konu işlemin; Anayasal güvence altına alınan çalışma ve dinlenme hakkı kapsamında olduğu, bu haliyle telafisi uygulanması halinde davacının telafisi güç zararlara uğrayabileceğinin de kabulü gerekmektedir.
Açıklanan nedenlerle; yürütmenin durdurulması isteminin kabulüne, açıkça hukuka aykırılığı yukarıdaki gerekçeyle ortaya konulan ve uygulanması halinde telafisi güç veya imkansız zararlara sebebiyet verebileceği anlaşılan dava konusu işlemin, 2577 sayılı Kanunun 27. maddesi uyarınca teminat alınmaksızın yürütmesinin durdurulmasına, kararın tebliğini izleyen günden itibaren yedi (7) gün içerisinde Gaziantep Bölge İdare Mahkemesi nezdinde itiraz yolu açık olmak üzere, 21/08/2024 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.” şeklinde karar vermiştir .
Özverili çalışmalarından dolayı ŞUAHED Hukuk Komisyonuna ve ŞUAHED Avukatımız Av.HayriyeYÜKSEKYAYLA AYDOĞDU’ya teşekkür ediyoruz.ŞUAHED olarak her zaman meslektaşlarımızın yanında olmaya,birlikte mücadele etmeye devam edeceğiz.
SEN VARSAN GÜÇLÜYÜZ.